Siber Güvenlik Konferansı Notları

Siber Güvenlik Derneği tarafından düzenlenen Siber Güvenlik Konferansı, geçtiğimiz günlerde Labris Networks’ün “Altın Sponsor”luğunda çok sayıda katılımcı ile İstanbul Harbiye Askeri Müze’de gerçekleştirildi. Konferans kapsamında düzenlenen panelde konuşma yapan Labris Networks Genel Müdür Yardımcısı Baran Erdoğan, 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’ndaki düzenlemeler ve Başbakanlık Genelgeleri’yle şekillendirilmiş tavsiye, bilinçlendirme sürecini üreticiler ile karar vericilerin alışma süreci olarak yaşadıklarına dikkat çekti.

Devletin Yerli Üreticiyi Desteklemesi Gurur Verici

Bu uzun süreçte yerli üreticilerin devlet üst yönetimiyle birlikte, kurum teknik ve idari karar vericilerin bu gerekliliği sindirebilmeleri ve alışkanlıklarından uzaklaşabilmeleri için birlikte  çalıştıklarını belirten Baran Erdoğan, “Yerli bir üretici olarak bu girişimi memnuniyetle karşılıyoruz. Devlet yönetiminin yerli üretime önem vermesi gurur verici bir yaklaşımdır. Sertifikasyon gereklerini yerine getirmiş yerli ürünlere pozitif ayrımcılık tanınması, konunun kurum personelleri insiyatifinden çıkarılarak, standart devlet tutumu haline getirilmesiyle mümkün olabilir görüşündeyiz. Yeni dönemde uygulanacak politikaların çerçevesinin de bu yönde olacağını düşünüyoruz” dedi.

İlgili politikaların belirlenirken ve uygulanırken geçmiş tecrübelerin de değerlendirilmesi gerektiğini vurgulayan Erdoğan, olası uygulama, yaklaşım hatalarının bazı konularda hem üreticiyi hem de kurum karar vericilerini konudan soğutabildiğini belirtti.

Yerli Üreticilerin Global Rekabette de Desteklenmesi Kritik Öneme Sahip

Labris Networks Genel Müdür Yardımcısı Baran Erdoğan konuşmasını şöyle sürdürdü: “Devlet öne sürdüğü yapının arkasında durabilmek için yetkilendirme, denetleme, sorgulama faaliyetlerini eksiksiz yerine getirebilmelidir. Yerli üretilmiş ama uluslararası ürünlerin teknolojik yetkinliğine ve rekabet edebilirliğine ulaşamamış ürünlerin Türkiye’de kullanılıyor olması, kısa vadede bir kazanç gibi görülse de bu ürünlerden beklenen faydayı edinemeyen kurumlar için gerileme, zayıflama ve hatta stratejik alanlarda iç ve dış güçlere karşı zayıf düşme olarak karşımıza çıkacaktır. Bu anlamda özellikle stratejik önemdeki konularda yerli üretimin olması beklenirken, üreticilerin ne kadar yetkinleşebileceği ve ne kadar ileri gidebileceği de gözetlenmeli, teşvik edilmeli ve açık, net olarak ilgili kurumlarca yönlendirilmelidir. Gereken konularda prototipler yaptırılmalı, referans projeler hazırlatılmalı, başarılı üreticilere ödüller, ek teşvikler ve daha büyük adetlerde alım imkanları tanınmalıdır”.