Yazılım Virüslerine Karşı Mücadelede En İyi İpuçları

Virüslerin türleri ve bulaşma yolları o kadar çeşitlendi ki, sisteminizi herhangi bir süre boyunca tamamen virüssüz tutmak neredeyse imkânsız bir görev haline geldi. Artık bu kod bloklarını tanımlamak için “virüs” kelimesi bile yetersiz kalıyor ve bu tehditler genel bir terimle “zararlı yazılımlar (malware)” olarak adlandırılıyor.

Dosya aktarımı, yükleme/indirme işlemleri, internet taraması sırasında yakalanan sahte bir enfeksiyon, güvensiz bir web sitesinden bulaşan kötü amaçlı yazılım ya da enfekte bir yan cihaz (USB, harici disk, microSD kart) – sisteminize tutunup zarar vermeye hazır sayısız tehdit mevcut. 2000’li yılların başından bu yana, internet teknolojik açıdan büyük bir sıçrama yaşarken aynı anda güvenlik riskleri de artmıştır.

Bu tehditleri anlamak, bilgisayar yazılımınızı mevcut ve potansiyel virüs saldırılarına karşı korumanıza yardımcı olacaktır.

İstemci Tabanlı Koruma

Anti-virüs Yazılımı Kurun:
Ne kadar dikkatli olursanız olun, virüsler sisteminize sızabilir ve sebebini aklınıza bile getirmeyeceğiniz problemler yaratabilir. Sorunun ne olduğunu uzun uzun düşünmek yerine, mevcut geniş yazılım yelpazesinden birini seçin ve yazılımınızı koruma altına alın.

Yazılımınızı Güncel Tutun:
Kullanıcıların en sık yaptığı hata, anti-virüs yazılımı kurduktan sonra işlerinin bittiğini düşünmeleridir. Oysa sisteminizin güvenliğini sağlamak için yazılımı düzenli olarak güncellemeniz çok önemlidir. Otomatik olarak ihtiyaç duyduğunda güncelleme yapan akıllı yazılımlar da mevcuttur. Bu ürünler arasında Labris’in virüsle ilgili ürünleri gibi çeşitli markalar yer alır.

Anti-malware Yazılımı Kurun:
Sisteminiz farklı yollarla enfekte olabilir:

• Dosya enfeksiyonu virüsleri
• Açılış sektörü (boot sector) virüsleri
• Solucanlar (worms)
• Truva atları (Trojans)
• Yeni nesil zararlı yazılımlar

Her bir zararlı yazılımın gücüne bağlı olarak, sisteminiz tamamen çalışamaz hale gelebilir ya da dosyalar bozulabilir. Bu koruma yazılımları, anti-virüs programınızın gözden kaçırabileceği zararlıları tespit etmenize yardımcı olur. Bu nedenle sisteminize bu tehditlere karşı en güçlü korumayı sağlayacak yazılımları kurmanız büyük önem taşır.

Ağ Geçidi (Gateway) Tabanlı Koruma

İstemci tabanlı koruma yöntemlerinin temel problemi, son kullanıcının bu güvenlik önlemlerini atlatacak yollar bulabilmesidir. Ayrıca, kurumsal ağınız dışarıdan kişisel bilgisayarların bağlanmasına da izin veriyor olabilir ve bu cihazlarda herhangi bir güvenlik önlemi olmayabilir. Bu durum, tüm kurumsal ağınızı tehdit eder.

Bu yüzden ağlarınızı korumak için mutlaka ağ geçidi tabanlı koruma önlemleri devreye alınmalıdır. Bu önlemler genellikle ağınızın internete açıldığı noktaya konumlandırılır.

Tümleşik Tehdit Yönetimi (Unified Threat Management – UTM):
UTM cihazları, ağınız için anti-virüs, anti-malware, anti-spyware gibi temel güvenlik önlemlerini sağlar. İnternetten ağınıza ya da ağınızdan dışarıya geçen tüm trafik, bu cihazlar tarafından zararlı içerik açısından denetlenir. Örneğin, e-posta eklerini indirirken, UTM cihazınız bu dosyaları bilgisayarınıza ulaşmadan önce kontrol eder ve zararlı bir içerik tespit ederse sizi uyarır. UTM’ler, istemci tabanlı korumayı tamamlamak için idealdir. Bu cihazlar, istemci yazılımından farklı markalardan seçilmelidir.

Yeni Nesil Güvenlik Duvarları (Next Generation Firewalls – NGFW):
NG güvenlik duvarları, kötü amaçlı uygulamaları ve zararlı yazılım dağıtım noktalarını diğer güvenlik kontrolleri sırasında ayırmada etkilidir. Aynı zamanda ağınız için detaylı raporlama sunar ve genel görünüm sağlar. NG güvenlik duvarları, UTM sistemleriyle entegre olarak da temin edilebilir.

İstemci tabanlı ve ağ geçidi tabanlı koruma yöntemlerini birlikte kullanmak, bilgisayarınızı ve ağınızı korumada tek başına bir çözüme göre çok daha güçlü ve etkili bir güvenlik uygulaması sağlar.